Kayıtlar

Haziran, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

yerçekimli karanfil

Bu gece dolunay vardı Edip Cansever koştu geldi Yerçekimli Karanfil Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde   Oysaki seninle güzel olmak var   Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi   Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda   Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.   Sen karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte   Sen de bir başkasına  veriyorsun daha güzel   O başkası yok mu bir yanındakine veriyor   Derken karanfil elden ele.   Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle   Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil   Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk   Birleşiyoruz sessizce.

Şüpheli kişiler

bu gece beşiktaşta yaşadığım bir olayı anlatacağım ki benzer durumda kalanlar dikkatli olsun. Bir arkadaşımla beraber çarşının içinde ayıptır söylemesi tantuni-ayran almıştık, yüksek bir kaldırıma oturmuştuk. Sokak slogan atan, formalarıyla dolaşan gençlerle doluydu. Hatta bir sürü turist de vardı. Herkes kaldırımın kenarına oturmuş bir şeyler yiyip içiyordu. Oturduğum yerin biraz ötesinde sol tarafımda gömleği kanlanmış, bira-sigara eşliğinde kendi kendine türkü söyleyen bir adam vardı. Siz de eylemci misiniz? diye seslendi bize doğru. Duydum ama konuşmak istemediğim için cevap vermedim. Birkaç  dakika sonra tekrar daha yüksek sesle 'burada ne yapıyorsunuz eyleme mi geldiniz dedi?' Sorgulayan halinden şüphelendiğim için 'öyle geldik işte beşiktaşa' diyerek geçiştirmeye çalıştım. Taksimde bıçaklı birinin gruplarına girdiğini bir sürü para bir de telefonunu kaybettiğini yaralandığını söyledi. Gömleğindeki kanı gösterdi. Açıkçası yaralanmış gibi bir hali yoktu. Gömleğ

Benim gözümden gezi parkı direnişi.

28 Mayıs'ta Gezi Parkı'nın yıkılıp yerine topçu kışlasının yapılmasını istemeyen bir kesimin orayı korumak için kamp kurması ve bu güzel insanlara polisin sabaha karşı bir operasyonla, acımasız şekilde saldırmasıyla başladı her şey. O gece ve onu takip eden günlerde medya yoktu. Türkiye'de bağımsız bir medyanın olmadığını, siyasi iktidara muhalif olan insanların teker teker işlerinden kovulmasıyla zaten biliyorduk. Ntv, CNN gibi az da olsa güvenimizin olduğu,'haber kanalı' dediklerimizin içlerinde sadece ılımlıları, AKP iktidarıyla zıtlaşmayan insanları barındırdıklarını da biliyorduk. Yine de İstanbul'da eylemciler ile polisin çatıştığı günlerde medyanın bizi aptal yerine koyarcasına penguen belgeseli, yemek programı, polis dizisi yayınlaması öfkemizi perçinledi. Şu an hala sokaklarda olan, gezi parkına giden, ya da diğer şehirlerde şehrin merkezine çadır kuran insanların  söylemek istediği tam da bu zaten: '' Biz aptal değiliz, sizin tahakkümünüz al