OSLO
Oslo ile Kopenhag'ın çok benzer olduğuna dair bir inanç vardı bende nedense. Gelişmişlik düzeyi, İskandinavlık ve zenginlik sadece ismi farklı bir şehre gideceğimi düşündürmüştü. Geçirdiğim kısacık iki günde yokuş sokaklar, bisiklet yerine scooter'a binen insanlar, Kopenhag'ın sarışınlığına inat çok uluslu bir esmerlik ile karşılaştım. Kopenhag sokaklarında herkes ne kadar az önce defileden çıkmış gibi şık ve asilse, Oslo'dakiler ülkelerinden onları buraya taşıyan otobüsten az önce inmiş gibiydi. Bu çeşitlilik, dağınıklık, kimsenin kimseye benzememesi hoşuma gitti. Fark ettim ki ülkeme dönmediğim şu son on bir ayda bakış açım bir İskandinavınkinden çok kuzeyli olmuş. Karşıdan geçerken ışık beklemeyen Osloluları yadırgarken buldum kendimi. Oslo heykel işini ilerletmiş. Şehrin her yanında bir işle meşgul olan heykeller var. Yine plan yapmadan ani bir kararla gittiğim için meşhur heykel parkı dışında nereye gidilir bilmiyordum. İki kısa günümü deli gibi haritadan yer a