Bati'nin kulturunden almamamiz gereken seyler


 Fransa'ya geldigimden beri onlarda olan bizde olmayan seylerden bahsedip durdum farkindayim. Birkac gundur burada yasadigim ve cok sinirimi bozan bir seyden bahsedecegim ki Istanbul'da bunlar basima gelmiyordu.

Tamam burada gencler eglenmeyi seviyor, dunyanin her yerinde oldugu gibi... Toplum elinde icki siseleriyle sokaklarda dolasan, sarkilar soyleyen, toplu tasima araclarinda nesesinden yerinde duramayan gencler gormeye alismis. Bu aliskanlik ve orta yaslilarin genclere ses etmeme durumu harika. Eglensin cocuklar, hayatin tadini cikarsin diyorlar. Zaten Fransizlarin en cok kullandigi kalip "Profitez bien". Bir nevi tadini cikar! demek. En ufak bir tatilde, boslukta herkes bir suru plan yapiyor. Hayat; yemek , icmek , eglenmek ve bunlar icin yapilan planlar uzerine kurulu. Bu kisma kadar huzursuz oldugum bir nokta yok. Bu ozgurluk anlayisi cok hosuma gidiyor hatta.

Beni rahatsiz eden kismi,  kafasi guzel olanlarin gecenin bir saatinden sonra 'her seyi' yapma mesruiyetine sahip oldugunu dusunerek davranmalari. Son haftalarda disari ciktigim her gece ayri bir olayla bunu fark ettim. Gecenin 12sinde, tramvayin gorece issiz bir duraginda kalan evime donerken tedirgin olmaya basladim.
Her gece mutlaka yalniz olup olmadigim  fark etmeksizin yanima birileri gelip kafasi bir dunya halde  sorular soruyor. Bu durumda siklikla  yaptigim 'I don't speak french, sorry' numarasi gercege donusuyor, gercekten o konusulan fransizcaysa ben fransizca bilmiyorum. Sonra, cekip giderler diye beklerken durakta bekleyen herkese (ozellikle kadinlara) laf atiyorlar, kimse sarhos olduklari icin bulasmak istemiyor. Bu noktada ' kafasi guzel olan' insanlarin diger akli basinda insanlari nasil sindirmis olduklarini fark ediyorum. Cunku gece o saatte disarda eglenenler, icenler olur; sarhos adam da onune gelene satasir algisini herkes benimsemis. Orada kafasi guzel olana kadar icmemis insanlar olarak bulunmamiz bizim sucumuz gibi sesimizi cikarmadan kazasiz belasiz donsek diye dusunuyoruz. Demiyorum ki siradan vatandas isyan etsin, adama saldirsin , yaka paca uzaklastirsin. Istedigim tabi ki bu degil. Sadece durum tespiti yapmaya calisiyorum. Cunku tek gece yasanip biten bir olay degil, sehrin kronik bir sorunu bence bu.
Mesela bir diger anlamadigim, tramvaya 'guvenlik ve onlem' amacli gorevliler biniyor o saatlerde. Amaclari olay cikmasini engellemek, sorulari cevaplamak vs. Ama benim gordugum, o guvenlik amaciyla binenlerin hepsinin sarhoslardan korktugu. Gecen gece yine 12de, sarhos bir adam tramvay kapisinin girisinde birasi ve sigarasiyla dikilerek tramvayin hareket etmesini dakikalarca engelledi. Guvenlikten sorumlu insanlar gelerek , sigarayla tramvaya binemeyecegini, sondurmesini soylediler. Adam umursamadi, bir yandan sarki soyluyor bir yandan kufur ediyordu sanirim. 5 kisilik guvenlik grubu dakikalarca adami sakalasarak ve uyararak ikna etmeye calisti.Agzina kadar dolu tramvayda kimse tek kelime etmeden en az 15 dakika adamin ikna olup kapinin onunden cekilmesini bekledik. Zor kullanilmasina kesinlikle karsiyim da neden yolcularin icten ice sinir olsalar da o an adama ses cikarmadiklarini anlayamiyorum. Adam yarim saat kapidan cekilmese sessiz sakin keyfini bekleyecegiz.

Yine baska bir gun gece 1de bindigim bir otobuste, asiri sarhos bir kiz grubu sofore sozlu tacize basladi. Adami hiz yapmasi konusunda tahrik edip, isi yanina giderek sarsma, durtme boyutuna getirdiler. Sofor buyuk ihtimalle bunlara alisik oldugundan buyuk bir sabirla yola devam etti ama ben sinirimden cildirdim.

Kisacasi 'ozgurum, icerim, istedigimi yaparim' tavri ve bunun insanlar tarafindan algilanisinda bir sorun oldugunu dusunuyorum. Sarhoslar geceleri ablukaya almis ve biz o an kafasi yeterince guzel olmayan, evine donmeye calisan insanlar ses cikarma hakkini kendimizde gormuyoruz.
Batinin kulturunden kesinlikle almamamiz gereken bir sey de bu sanirim

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Fransız kadınları epilasyon yapmaz

la vie d'Adele

Deniz Feneri - Virginia Woolf